Yine bir deplasman zamanı gelip çatmıştı. Sevdiceğim beni de uslu durursam götürebileceğini söylemişti. Cümlesi bitmeden ben ve 2 günlük seyahat için 2 valiz hazırdık. Ee nereden bileceğim hava nasıl olacak? Ya üşürsem? Ya terlersem, gece dışarı çıkarsak? Dost var düşman var, her daim bakımlı olmak lazım. Hem dost başa düşman ayağa demişler. En az 3 ayakkabı şart. Kahvaltıya ineceğim ayakkabı ile maça gideceğim ayakkabı bir olmayacak herhalde.
Neyse, kavga kıyamet tek valize düşürdük alacaklarımızı. Muhabir, sevdiceğim ve bonus panda olarak ben yola koyulduk. Yolumuz uzun, keyfimiz gıcır ama ben uçak dışında pek vasıta sevmem. Yani beni araba tutar ama bunu daha eşim bilmiyor kih kih kih. O yüzden her türlü poşetim yanımda:) Ay rezillik aslında ama ne yapayım aman neyse canım sağolsun. ( ve kustu)
İlk mola yeri pek manidardı. Yani arkadaş insan hiç eşini Kara ambar Kamyoncular Derneğine götürür mü? Yuh artık! Neyse kurusu güzelmiş.. Affedildiler.. Sonrası çok sancılı geçti. O yol bitmedi. Ya benzinci arıyoruz ya duruyoruz valla çocukların burnundan geldi. Neyse canım sağolsun yalvarmasaydı gel pandam bizimle diye ne yapayım.
Otelin bahçesine girmemizle araba durmadan kapıyı açıp kaçtı herkes. Sebebini anlayamamıştım. Sanırım şoför 2 gün arabayı havalandırmıştır. Benim gibi bünyesi sadece alakart yemeklere alışık olan bir hanımefendiye kalkıp ta kuruyu dayarsan olacak olan bu.
Neyse yerleştik odamıza (minibar yok minibarsız oda mı olur? Bizim oadaya bile minnak buzdolabı almayı planlıyorum) maça geçeceğiz. Maç kıyafetlerim giyildi o havaya girildi. Pıtı pıtı sevdiceğimin arkasından girdim stadın bahçesine. Ne güzel bahçe gidip gezeyim dedim. Öğrenciler var spor yapıyorlar. Yaşasın hayvani kantini var. Pinponnnnn var çok severim çokkk diye sevdiceğimin başına koşup yayınını bitirmesini bekledim tuttuğum gibi kolundan pinpona. Bir sonraki yayına kadar maç. (tabii ki kazandım eski tenisçiyiz ne de olsa iyi anlarız bu işlerden ok) Oyun bitiminde kuru fasülye peşimi bırakmıyordu, wc yolu ararken kantine uğradım baktım bir amca. Amca dedim peçete alayım adam şaşırdı. Kötü bir şey mi dedim hayır dedi. Alabilecek miyim çünkü fazla zamanım kalmadı dedim. Verdi peçeteleri parasını şuradaki tonton kel gözlüklü adamdan alabilirsin dedim. (Kocamı tarif ediyorum:)) Neyse kantinci amcaya bir de tuvaletlerin temizliği ile ilgili kısa bir nutuk çektikten sonra artık maç saati gelmişti içeri girelim dedik.
Bizim sektörde heyecanı ve tezcanlığıyla tanınan bir abimiz dedi ki bu panda bizim pandamız, abimizin eşi onu şöyle alalım deyince hemen bütün kapılar açıldı ve ben kendimi vip tribünde buldum. Eşim de beni arıyormuş ona söylemişler içeri girdi diye nasıl becerdin pandacım biletin bendeyken kapıya gel çabuk diyor. Pışıkkk kalkar mıyım yerimden. En güzel yerdeyim zirvedeyim şu an, gönder biletimi sen kalkamam dedim. Çayım gelmiş sıcacık ayaklarımı uzatmışım salak mıyım ben? Evet salağım. Hem de çok fena çokkk..
Minnak stad dolmaya başladı. Vipler geliyor herkes bana bakıyor ben üsttün üstten selamlıyorum başımla gelenleri.. Vip im ben hehe ilk ben geldim özelim ben anladınız mı ho ho ho ! Eşim mesaj atıyor bu esnada orası başkanın yeri 2 sıra arkaya geç bari Pandacım valla rezil olacağız. Hadi büyüklük bende kalsın tam kalkacağım bir baktım aaaaa kantinci amcaaaa!! Maç uzun bir tost söylerim yazık demek tribünde gezecek o diye düşünürken herkes ayağa kalkıyor adama selam vermeler falan.. Noluyo ya demeye kalmadan yanıma gelip gülümsedi benim az önce kalktığım koltuğa kuruldu. Adam deplasman takımının as başkanı çıktı. Adama büfeci dedim, tostçu dedim, selpak istedim. tuvaletler iyi temizlenmiyor dedim. Hani yüzün kızarır ya he işte benim sanırım o an morardı. Eşim mesaj attı Allah seni ne yapmasın çabuk al şu biletini git yerine otur rezil olduk rezil dedi. O da durmasaymış orada? Ne işi varmış büfede? Hayır neden o zaman bana selpak veriyor? Oyy şiştim. O 90 dakika nasıl geçti bir ben bilirim.
Yani deplasman hayatımın sonu olabilirdi bu yaptığım ama olmadı daha dangozluk yaptığım çok deplasmanım var. Yeri geldikçe anlatırım.
O zaman neymiş? Her tonton amcayı kantinci sanmayacakmışız. O da o zaman orada durmasaymış? Adam başkan nerede isterse orada durur bana mı soracak sanki? Yine başladım ben kendi kendime gevişlemeye. Öptüm..
1 yorum:
hahahahaha
Yorum Gönder